Kurumsal

Temmuz 2016 Mesajı

Değerli Üyemiz,

İnsanlığın gelişmesi ve uygarlık adına yapılan güzel, doğru, gerçekçi yaklaşımlara karşı her dönemde, her zaman eylemler yapılmış, karşı tutum ortaya konmuştur. Bu tutum; yazıyla, gösteriyle, savaşlarla, eylemlere gönüllü katılanlarla olmuştur ama masum insanları hedef seçen terör eylemleri toplum tarafından tepki almıştır.

İstanbul'da son bir yıl içinde dördüncü terör eylemini yaşadık. Sadece son yaşanan olaydan sonra kırkı aşkın insanı yitirdik, üç yüzün üstünde de yaralanan yurttaşımız oldu. Kınadık ve kınıyoruz. Ancak bu eylemlerin nerede, niçin ve nasıl kaynaklanıp geliştiğini anlamadan, Türkiye ile ilişkisini bütün açıklığı ile ortaya koymadan, bütün boyutlarıyla toplum, dahası dünya kamuoyu önünde tartışmadan bir sonuca varmak olanaklı değildir. Doğru ve gerçekçi politikalar geliştirip, hep birlikte hareket etmediğimiz sürece de sağlıklı sonuçlara ulaşamayacak gibi görünmektedir.

İnsan olma onurunu, insanca yaşama hakkı yok edilmeye başlayınca insanlık dışı eylemler doğal bir yapıya bürünür. Burada yapılması gereken en önemli tutum; tıpkı mesleğimizde olduğu gibi bir arada, yan yana yaşabilmemiz ve her türlü din, etnik köken, dil farklılıklarını içimizde barındırabilme özgürlüğümüz olmalıdır.

Üzüntümüz, acımız gerçekten büyük. Coğrafi olarak en büyük ve en önemli ülke konumunda olmamıza karşın güvenilir olmadığımızı söylemeye çalışan, insanları korkutmak isteyen bu terör eylemleri için her birimize ciddi görevler düştüğü kanısındayım. Birlik olmak, iyi ve doğru olana yönelmek için bir fırsat olarak da geliştirebiliriz bu tür eylemleri.

Genel Kurulumuz üstünden bir ay geçmeden yaşadığımız bu ağır vurgun bir an için enerjilerimizi dağıtabiliyor. Bu konuda uyanık olmak, Ulu önder Atatürk'ün "yurtta barış dünyada barış" ilkesinden taviz vermeden güvenlik güçlerine yardımcı olmak ve ölenlere Tanrıdan rahmet, kalanlara da başsağlığı dilemekten başka elimizden bir şey ne yazık ki gelmiyor.

Sevgili Dostlar,

2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas Madımak Oteli'inde, salt düşüncelerinden dolayı vahşice yakılarak, boğularak ölen 33 aydın ve sanatçımızı yıldönümde anacağız. Dileğimiz ülkemizde bu insanlık dışı durumların bir daha yaşanmamasıdır.

Meslek yasamızın 27'nci kuruluş yıldönümünde seçilen yeni Yönetim Kurulu olarak, mesleki sorunlar üstüne odaklanarak sıkıntıları ortadan kaldırmak istiyoruz. Çünkü gücümüz bir aradalığımızda, gücümüz birlikte gürleşen sesimizdedir.

Mali Tatilin değiştirilen son haliyle meslek mensuplarının ihtiyacına cevap vermeyeceği ortadadır. Dileğim, meslek camiamızla birlikte vereceğimiz mücadele ile ihtiyaca cevap verecek bir Mali Tatil düzenlemesinin yapılmasıdır.

Önümüzdeki Ramazan Bayramı'nın yeni döneme daha güçlü ve dingin kafayla başlamanız için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Bu vesileyle hepinizin Ramazan Bayramını kutluyor, en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.